SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

FEDAİL BAHSİ

<< 843 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF’İN DEVAMI NİTELİĞİNDEKİ RİVAYETLERI:

 

13- (843) حدثنا عبد بن حميد. أخبرنا عبدالرزاق. أخبرنا معمر عن الزهري، عن أبي سلمة، عن جابر. ح وحدثني أبو عمران، محمد بن جعفر بن زياد (واللفظ له). أخبرنا إبراهيم (يعني ابن سعد) عن الزهري، عن سنان بن أبي سنان الدؤلي، عن جابر بن عبدالله. قال: غزونا مع رسول الله صلى الله عليه وسلم غزوة قبل نجد. فأدركنا رسول الله صلى الله عليه وسلم في واد كثير العضاه. فنزل رسول الله صلى الله عليه وسلم تحت شجرة. فعلق سيفه بغصن من أغصانها. قال: وتفرق الناس في الوادي يستظلون بالشجر. قال:   فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم " إن رجلا أتاني وأنا نائم. فأخذ السيف فاستيقظت وهو قائم على رأسي. فلم أشعر إلا والسيف صلتا في يده. فقال لي: من يمنعك مني؟ قال قلت: الله. ثم قال في الثانية: من يمنعك مني؟ قال قلت: الله. قال فشام السيف. فهاهو ذا جالس" ثم لم يعرض له رسول الله صلى الله عليه وسلم.

 

{13}

Bize Abd b. Humeyd rivayet etti. (Dediki): Bize Abdürrezzâk haber verdi. (Dediki): Bize Ma'mer Zührî'den, o da Ebû Seleme'den, o da Câbir'den naklen haber verdi. H.

Bana Ebû İmran Muhammed b. Ca'fer b. Ziyad da rivayet etti. Lâfız onundur. (Dediki): Bize İbrahim (yâni İbni Sa'd) Zührî'den, o da Sinan b. Ebî Sinan Ed-Düelî'den, o da Câbir b. Abdillah'dan naklen haber verdi. Câbir şöyle demiş :

 

Resulullah (Salîallahu Aleyhi ve Sellem)'le birlikte Necid tarafına gazaya gittik. Ve Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e diken ağacı çok olan bir vadide yetiştik. Derken Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir ağacın altına indi de kılıcını onun dallarından birine astı. Cemâat da ağaçlarla gölgelenmek için vadiye dağıldılar. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdu ki:

 

«Gerçekten ben uyurken bana bir adam geldi. Ve kılıcı aldı Hemen uyandım. Adam başımda duruyordu. Hiç anlamadım, kılıç sıyrılmış olarak elinde idi. Ve bana: Seni benden kim men eder? dedi. Ben: Allah! dedim. Sonra ikinci defa (tekrar): Seni benden kim men eder? dedi. Ben (yine) Allah! dedim. Bunun üzerine kılıcı kınına iade etti. Ve hemen oturdu.» Ondan sonra Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona kötü bir şey söylemedi.

 

Diğer tahric: Hadisi Buhari f.bari (2910, 2913, 4135, 4139), Nesai s.kübra siyer (8719, 8801) Ahmed, Müsned (14335) ve İbn Hibban (4537) rivayet etmişlerdir.

 

 

14- (843) وحدثني عبدالله بن عبدالرحمن الدارمي وأبو بكر بن إسحاق. قالا: أخبرنا أبو اليمان. أخبرنا شعيب عن الزهري. حدثني سنان بن أبي سنان الدؤلي وأبو سلمة بن عبدالرحمن؛ أن جابر بن عبدالله الأنصاري، وكان من أصحاب النبي صلى الله عليه وسلم، أخبرهما؛ أنه غزا مع النبي صلى الله عليه وسلم غزوة قبل نجد. فلما قفل النبي صلى الله عليه وسلم قفل معه. فأدركتهم القائلة يوما. ثم ذكر نحو حديث إبراهيم بن سعد ومعمر.

 

{14}

Bana Abdullah b. Abdirrahman Ed-Dârimî ile Ebû Bekr b. İshâk da rivayet ettiler. (Dedilerki): Bize Ebu'l-Yeman haber verdi. (Dediki): Bize Şuayb, Zührî'den naklen haber verdi. (Demişki): Bana Sinan b. Ebî Sinan Ed-Duelî ile Ebû Seleme b. Abdirrahman rivayet ettiler. Onlara da Câbir b. Abdillah EI-Ensârî —ki Nebi (Salîallahü Aleyhi ve Sellem) "m ashabından idi— haber vermiş ki:

 

Kendisi Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'le birlikte Necid tarafına bir gazaya gitmiş. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) dönünce o da beraberinde dönmüş. Bir gün kendilerine sıcağın şiddeti gelip çatmış...

 

Sonra râvi İbrahim b. Sa'd ile Ma'mer'in hadîsi gibi nakletmiştir.

 

 

14-م- (843) حدثنا أبو بكر بن أبي شيبة. حدثنا عفان. حدثنا أبان بن يزيد. حدثنا يحيى بن أبي كثير عن أبي سلمة، عن جابر. قال:

 أقبلنا مع رسول الله صلى الله عليه وسلم. حتى إذا كنا بذات الرقاع. بمعنى حديث الزهري. ولم يذكر: ثم لم يعرض له رسول الله صلى الله عليه وسلم.

 

{M-14}

Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe rivayet etti. (Dediki): Bize Affan rivayet etti. (Dediki): Bize Eban b. Yezid rivayet etti. (Dediki): Bize Yahya b. Ebî Kesîr, Ebî Seleme'den, o da Câbir'den naklen rivayet etti. Şöyle demiş:

 

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'le birlikte geldik. Zatü'r-Rika denilen yere ulaştığımızda...

 

Râvi Zührî*nin hadîsi mânâsında rivayette bulunmuş. Fakat «Sonra Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona kötü bir şey söylemedi.» cümlesini anmamıştır.

 

 

İzah:

Bu hadîsi Buhârî «Kitabü'l-Meğâzî»'nin bir iki yerinde ve «Kitabü't-Tıb»'da tahrîc etmiştir.

 

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e gelen adamın ismi Gûres yahut Garves'dir. Kaadî îyâd her iki şeklini söyledikten sonra doğrusu Garves'dir, demiştir. Hattâbi, Guveyris olduğunu söylemiştir. Bu adama Dü'sûr denildiğini söyleyenler de vardır. îbni İshâk diyor ki: «Küffâr Dü'sûr'a Muhammed yalnız kaldı, şunun işini bitiriver, dediler, Dü'sûr onların reisi idi. Cesur bir adamdı. Yanına keskin bir kılıç alarak geldi ve Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in başına dikilerek: Seni benden kim men eder? dedi. Hemen Cibril (Aleyhisselam) göğsünden itti ve elinden kılıç düştü. Bu sefer onu Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) aldı ve:

 

«Bugün asıl seni benden kim men eder?» dedi. Dü'sûr : Hiç kimse! cevâbını verdi. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona:

 

«Kalk işine git!» dedi. Dü'sûr dönüp giderken: Sen benden daha hayırlısın, dedi. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) de:

 

«Ben buna senden daha hak sahibiyim.» buyurdu. Sonra Dü'sûr müslüman oldu. Hadîsin bir lâfzında Dü'sûr : Ben de Allah'tan başka ilâh olmadığına ve senin Resulullah olduğuna şehâdet ediyorum, demiş. Sonra kavmine giderek onları İslâm'a davet etmiştir.»